Bebeklerin doğumdan itibaren 6 aylık olana kadar tek başına anne sütü ile beslenmesi ve sonrasında ise ek besinlerle birlikte olmak şartıyla en az 2 yaşına kadar da anne sütü ile beslenmeye devam ettirilmesi Dünya Sağlık Örgütü (WHO) tarafından da önerilmektedir. Bu amaçla ülkemizde anne sütü ile beslenmeyi desteklemek ve yaygınlaştırmak için her yıl Ekim ayının ilk haftası ‘Emzirme Haftası’ olarak kutlanmaktadır.
Anne sütü, bebeğin ilk 6 ay ihtiyacı olan protein, yağ, vitamin gibi her türlü besin değerini içeren ideal besin kaynağıdır. İçindeki koruyucu maddeler sayesinde bebeği enfeksiyonlardan korur. Anne sütü ve doğumdan sonra gelen kolostrum (ağız sütü) bebeğin ilk aşısı niteliğinde olup, yüksek protein ve vitamin içeriği ile bebeğin beslenmesini sağlayarak ishal, soğuk algınlığı, öksürük gibi hastalıklara karşı korur. Anne sütü ile beslenen çocuklarda "obezite, şeker hastalığı, damar sertliği, koroner kalp hastalıkları, hipertansiyon, bronşit, ishal, astım, alerji ve psikolojik rahatsızlıklar" daha az görülür. Anne sütü alan bebeklerde kanser görülme oranının daha düşük olduğu bilinmektedir.
Ayrıca anne sütü bebekler için sindirilmesi kolay bir besin olduğu için bebekler sık sık emme ihtiyacı duyar ve daha iyi kilo alırlar. Anne sütü ile beslenen bebeklerde karın ağrısı ve gaz sancısı daha az sıklıkta görülmektedir. Anne sütü bebeğe özel bir süt olduğu için bebeğin beslenmesinde bütün ihtiyaçlarını karşılayan bir besindir. Bebeğin ayına ve gelişim sürecine uygun salgılanır. Örneğin ilk ayla üçüncü aya göre içeriği farklılık gösterir. Bebek prematüre doğmuşsa barsak yapısını olgunlaştıran ve bebeğin hızlı büyümesini sağlayan etmenleri daha uzun süre ihtiva eder. Bebeğin ruhsal gelişimi ve anne bebek arasındaki iletişim konusunda önemlidir. Emzirme döneminde sütün bebeğe yeterli olması için annenin bu konuda kaygılı olmaması ve bebeğini sık sık, her ağladıkça emzirmesi gerekir.
İlk 6 aylık emzirme döneminde bebeğe mama, şekerli su ve diğer besinler verilmemelidir. Sadece anne sütü bebeğin bütün ihtiyaçlarını karşılamaya yeterlidir. Emzirmenin bebeğe faydaları olduğu gibi anne içinde önemlidir. Doğumdan hemen sonra bebeğini emziren annelerde rahim normal boyutlarına daha hızlı dönerek kanama riskini engeller. Emzirme annenin kalori yakmasını sağlayarak doğum öncesi kilosuna dönmesine yardım eder. Yumurtalık ve göğüs kanseri risklerini, kemik erimesini azaltır.
Anne sütünün erken kesilmesinin veya erken dönemde ek besinler verilmesinin sık rastlanan nedenleri, annelerin emzirmede güçlüklerle karşılaştıklarında nasıl davranacaklarını bilememeleri veya sütünün yetersiz olduğunu düşünmeleridir. Mutlaka bu konuda Aile Hekimlerinden yardım almalıdırlar. Emzirme konusunda annelerin desteklenmeye ihtiyaçları vardır. Her annenin sütü bebek doğmadan oluşur. Sütün akması için bebeğin en kısa sürede emzirilmesi gerekir. Bebeğin anneyle aynı odada kalması emzirme için önemlidir.
Emzirirken Nelere Dikkat Edilmeli;
Basit bir kural gibi gözüken ellerin yıkanması, bebeğin mikrop almasını ve hastalanmasını önlemede oldukça etkili ve önemli bir yöntemdir.
Meme başı sorunlarını önlemek için bebeğin memeye iyi yerleşmesi ve etkin emmesi sağlanmalıdır. Meme başına, emzirmeden sonra annenin bir damla sütü sürülerek kuruması beklenmeli ve öyle kapatılmalıdır. Karbonatlı su, sabunlu su kullanmak çatlaklara ve yaralara neden olduğundan kullanılmamalıdır.
Anne sütünün yeterliliği en kolay çocuğun kilo almasından anlaşılır. Sağlıklı bir bebek anne sütü yeterli ise doğumdan 6 aya kadar her ay ortalama 500 gr alır. Sütünüzün yetmediğini düşünüyorsanız ek bir şey başlamadan önce mutlaka Aile Hekiminize başvurun.
UNUTMAYIN BEBEĞİNİZ İÇİN EN İYİ BESİN ANNE SÜTÜDÜR.